Seçtiklerimiz ve seçemediklerimiz ile oluşur çevremizdekiler.
Seçtiklerimiz ve seçemediklerimiz ile tamamlanırız.
Şimdi yaşamıma bakınca hayatıma üç kadının girdiğini ve beni bu üç kadının şekillendirdiğini bir kez daha tespit edip itiraf etmem gerektiğini fark ettim.
Yaşamıma giren ilk kadın ile tanımaya başladım dünyayı. Yaşamı, dünyayı ancak kadınlarla tanıyabilirsiniz zaten. Kadınlar ile büyüyebilirsiniz ancak, olgunlaşır adam olusunuz kadınlarla beraber. Yaşam uzunca bir süre bu kadın ile birlikte geçti benim için. Seçtiğim bir kadın değildi. İkimizde birbirimizi seçmemiş olmamıza rağmen hiçbir zaman bundan şikâyet etmedik. Pek çok ilki onunla yaşadım. Dokunmayı, sevmeyi, güvenmeyi, yaslanmayı Ondan öğrendim. Sanki ikimizde birbirimizden kurtuluşumuz olmadığını biliyor ama bunu söylemiyorduk. Uzunca bir süre ve ilkler katarak yaşamımıza beraber olduk. Bundan sonra hayatıma iki kadın daha girecekti. Birisi benim seçtiğim. Birbirimizi seçtiğimiz demek daha doğru.
Belki seçmiş olmanın farkı nedeniyle ona yar’im dedim.
Aid olduğum kadın dedim.
Onunla da pek çok farklı ilk girdi yaşamıma. Bildiğim dediğim, yaşadığım dediğim hiçbir şeyin göründüğü gibi olmadığını gösterdi ve kadınım oldu, arkadaşım oldu, dostum oldu. Ondan da kurtuluşum yoktu, bunu ikimizde biliyorduk.
Ve üçüncü kadın da girdi yaşamıma zamanı ve sırası gelince. O’nu da seçmedim, ama istedim, istedik. Bu hayatımdaki üçüncü ve sonuncu kadındı. Canımın içi oldu, sevgilim oldu, bebeğim oldu ve benim ikinci doğuşum oldu bu sonuncu kadın.
Bu üç kadın benimle doğum saatinden itibaren kaderim olmaya başladılar, onlar benim yıldız fallarım, gazete sayfalarındaki burçlarım değildi, bakmadık uyumlu muyuz diye ama kaderimdiler ve beni etkilemeye doğum saatimden itibaren etkilemeye başladılar. Beni bana anlatan asıl burçlarım onlardı ve onlar yolumu gösteren kuzey yıldızım oldular yaşamım süresince.
Beni şekillendirip ben olmamı sağladılar ve devam ediyorlar elbirliği ile beni yoğurmaya. Nerede olurlarsa olsunlar, yanımda, aklımın içinde taşıdığım bu üç kadın benim yaptıklarımın şahididir her zaman her yerde.
Hayatıma giren kadınların en küçüğünün, yarın hayatıma girişinin ikinci seneyi devriyesi. İki senedir benim yanımda, bana yine ilkleri yaşatıyor.
Onunla ilk kez bir asansörde baş başa kaldık ve orada ilk kez birlikte ağladık,
İlk dokunuş,
İlk gülüş,
İlk kelimeler,
İlk kucaklaşma,
İlk öpüş, ilk yalaması desek daha doğru,
İmkânsız sevgiyi anlattı bana.
İki senedir hayatımdasın bebeğim.
İki senedir seni sevmenin tadını çıkarıyorum.
İki senedir büyümeni seyrediyorum huzurla
Ve beni büyütmeni gözlüyorum kendimde.
Seninle yüz yüze gelmemizin ikinci 28 Şubatını yaşayacağız yarın, nice 28 Şubatlar göreceğiz beraber ve her 28 Şubatı hak ettiğin gibi kutlayacağız.
Ve her 28 Şubatı sana doğumunda söz verdiğim gibi, seni yazacağım bir yazı ile kutlayacağım, büyüdüğünde sana sunabileceğim en değerli birikimim olacak bu yazılar.
Ve en değerli koleksiyonum elbette.
Yaşamımdaki kadınların sayısı değişmeyecek ömrümün sonuna kadar ama onlarla yaşadıklarım büyüyecek yüreğimde.
Annem, kadımın ve bebeğim sizlere minnettarım.
Bu haftalık bu kadar efendim haftaya görüşmek üzere.23.09.2006
0 yorum:
Yorum Gönder