ACININ YAŞAMIMIZDAKİ BİLGELİĞİ,

Yaşamımız içinde acı çektiğimiz zamanlar olmuştur mutlaka. Yaşam zaman, zaman acımasızlık yapmıştır her birimize. Kader zaman, zaman kendisini hissettirmiştir acıtarak bizi veya sevdiklerimizi.
Biliyoruz ki “acı patlıcanı kırağı çalmaz” bizim memlekette.
Biliyoruz ki “acı olgunlaştırır “ insanı.
Sezen Aksu “ acıdan geçmeyen şarkı eksiktir biraz” diyor.
Bergen “ acıların kadını” olarak ünlendi.
Çektiğimiz sıkıntılar, bu sıkıntıları çekerken yanımızdaki dostlar ve bu dönemde öğrendiklerimiz ile ilgili hikayeler ile şekillenmiştir yaşamımızın birkaç kenarı.
Sevinçleri severiz ve büyük coşku ile kutlarız ancak bizi biçimlendiren acılarımızdır çoğu zaman.
Sevinçlerimizden tecrübe kalıntısı yapmayız, bırakmayız tortularını sonraki nesillere.
Ama acılarımızla Türküler yakarız, deyişler oluştururuz bu acıyı sonraki nesil çekmeden öğrensin diye.
Acımızın onlara çekmeden kalıntısı kalsın, torunlarımız acılarımızı bilsin de yapmasınlar aynı hatayı diye.
Ama severiz acıları kim ne derse desin.
Severiz ağlamayı – hatta sevinirken bile tutulamaz gözyaşları-
Acılar içindeki dönemlerden refleksler kalır aklımızda çırılçıplak.
Sıkıntı anında verdiğimiz kritik kararlar, yaptıklarımız anlatılır asıl.
Dostlarımızın ilk tepkisi – iyi olursa efsane olarak / kaçamak olursa hep sitemle- anılır tüm yaşam sonuna kadar.
Benim yaşamımda sıkıştığım anları düşündüğümde böyle olmuştur hep, bundan dolayıdır bu anlattıklarım.
Özel sıkıntıları paylaşmasam da sizlerle genel sıkıntıları paylaşabilirim rahatlıkla.
17.Ağustos.1999 depremi sonraki yaşananlardan daha genel sıkıntı aklıma gelmiyor şu anda sizlerle paylaşmak, aklımdakileri örneklemek için.
Hepimizin farklı da olsa kötü anıları var amaç onları hatırlatmak değil elbette.
İlk ne yaptınız,
Refleksiniz neydi şoku atlattıktan sonra.
Tekrar düşünün kendinizi,
Dostlarınızı,
Komşularınızı,
Çevrenizdeki herkesi.
Bu aklınızda kalan davranışlar O’nun ;
Aklını bırakarak,
Saf olarak bilincinin O’na emrettikleri
Ve O’nu asıl temsil eden davranışlarıdır. Kalanı hikaye.
Ekmek alırken ,
Suyu bulduğunda,
Birisi yardım istediğinde, nasıl davrandıysa,
Bu davranışları tanımlamaktadır yalın olarak O’nu.
Yoksa bir gün önce veya sonra “normal şartlar altında” söyledikleri değil.
Olay anındaki davranışlarıdır O’nun gerçek tanımı.
Ne karakter tahlili sonucu çıkanlar,
Ne de burcunun O’nun hakkında anlattıklarıdır O’nun tanımı.
İşte acının bize kattıklarından biri budur. İnsanları tanımak.
Ne kadar bencil,
Ne kadar insancıl,
Veya;
İlk ne geliyor aklına,
İlk kimi koruyor,
Nereye kadar paylaşabiliyor,
Nereye kadar fedakâr,
Ne kadar sakin,
Ne kadar telaşlı,
Ne kadar panik,
Ve ne kadar her ne isek o çıkıyor apaçık ortaya.
Olaylar esnasında gösterdiklerimizle.
Size özel acılar size neler kattı, kimleri size tanıttı bir kez daha irdeleyelim önce kendimizi.
Haftaya görüşmek üzere efendim.
31.3.2006

0 yorum:

Blogger Template by Blogcrowds