Başarı insan üzerine tutulan spotları arttırır.
Bu da sıklıkla insanları daha iyi görmek yerine, daha iyi görünmek çabasına iter.
Başarılı kariyerler, böyle bir tutumla birleşince kafese dönüşür.
Oysa başarı ışıkla değil, başarı başarıyla beslenir.
Başarılı olmak evde balina beslemeye benzer, balinanın canlı kalması için her gün tonlarca küçük balık yakalamak zorunda kalırsınız! Başarının getirdiği egoyu yönetmek için, başarınızı ilk unutan siz olun. Sonuç alın, sevinin, unutun. Tekrar üniformanızı giyip en başa dönün.
Şunu unutmayalım tarihte başarılı olanların hikâyeleri vardır, bu doğru.
Doğru yaşarsanız belki sizin de hikâyeniz bir gün yazılacaktır.
Ancak, unutulabilen başarılar sağlıklı bir yaşam mücadelesinin temel taşlarıdır, bu temeller üzerinde istediğiniz yükseklikte bina kurabilirsiniz.
Teniste servis atarken oyunun skorunu düşünmezsiniz, her bir servis birbirinden bağımsızdır. Skoru düşünerek attığınız servis görevini yapmaz. Unutarak atılacak her servisin getireceği sayı ne durumda olursanız olun size maçı döndürmeye yarayacak, kazanmanıza yarayacak sayılardır.
Bu temelin üzerine kurulan yaşam mücadelesinde domino etkisinden kurtulursunuz, yıkılan domino taşı sadece kendisini yıkar ve bir sonrakinin ayakta kalması ona bağlı değildir, yani bıraktığınız yerden dizmeye devam edebilirsiniz.
Bir önceki işin başarısı üzerine örülen yaşam kulesi bir sonrasında gelecek başarısızlık ile yerle bir olur.
Buna karşın bir önceki başarı veya başarısızlığın nedenlerinden başka bir tortuyu taşımadan başlanan yeni bir iş, sizin yaşam kulenizi örmenize devam etmenizi sağlar.
Bundan sonra yaşanılacak başarısızlıklar bile size kazanç sağlar, kule sivrildikçe başarıların oranı artarak sizi de sivriltir ve başa döndürmez.
Başarısız olanların bilinmeyen hikâyeleri bizlere yol gösterecek asıl hikâyelerdir. Orana bakarsak başarısızlık hikâyeleri her zaman başarı hikâyelerinden fazladır.
Hep kazanılmayacağını bir gün kaybedileceğini bilmektir asıl başarı.
Yaşamın, kazanılanlar ile kaybedilenlerin toplamı olduğunu unutmadan ağlamak ve sevinmenin yanında biriktirmeyi becerebilmektir asıl başarı.
Başarısızlıklarla hayatta kalabilmek ve bir sonrasına tecrübeleri taşıyarak aynısını bir daha yapmamaktır asıl başarı.
Her şeye rağmen hayatta kalanlardan olmaktır asıl başarı.
Kaybetme yükünün ağırlığını bilmeden kazanmak, kazanmaya devam etmek ilk kaybedilen ile tamamı yıkılacak bir sırça saray hikâyesine benzer, sonu her zaman kötü bir hikâyenin başlangıcıdır bu.
Bir bilge uzun zaman bir gölü izlemiş. Yağışlar artıp su seviyesi yükselince balıklar karıncaları yiyerek besleniyormuş. Bu şartlar devam ettikçe karıncalar için çaresizlik ve sonucu değiştirilemeyecek bir kader yaşanıyormuş. Ancak yağışlar kesilip kurak yaz mevsimi başlayıp gölün suları çekilince, göl bataklığa dönüşüyor ve bu sefer karıncaları balıklar yiyormuş. Bu sefer aynı çaresizlik ve kaçınılmaz son balıklar için geçerli oluyormuş. Aslında ne karınca, ne de balık şartları kendi değiştirmiyor, suyun yüksekliği karar veriyormuş kimin kimi yiyeceğine. Asıl belirleyicinin su olduğu bir dünyada sizin balık veya karınca olmanızın bir önemi yok görüldüğü gibi. Önemli olan zor şartları başarıyla geçirip şartların değiştiği ortama hazırlıklı olmak başarıdır.
Şartların içinde var olmaya devam edebilmek,
Direnebilmek,
Hayatta kalmayı becerebilmek,
Karıncaysanız yazın kuraklığını, balık iseniz baharın bereketini görebilmektir asıl başarı.
Her son dediğiniz yeni bir yaşamın ve başarının başlangıcı olamaz mı?
Başka yol yok dediğinizde hiç baktığınız yönden başka bir yönde yol olabileceğini düşündünüz mü?
Teslim olanların yaşamadığı bir dünyada, yaşam mücadelesinin en kutsal çaba olduğunu ve sadece yaşıyor olmanın bile başarı olasılıklarının devam ettiğini göstermiyor mu?
Ölmediniz sürece şansımızın olduğunu ne zaman hatırlayacağız?
Başlangıç noktası her zaman sıfır noktası ise, sıfır noktasına geri dönmek bizi niçin heyecanlandırmıyor?
Başarısızlığın sonrasında aynı sonucu tekrar yaşamamak için ağlamanın dışında şu ana kadar yaptıklarınızdan farklı bir şey yapmanız gerektiğini ne zaman fark edeceğiz?
İyi bir başa sahip olup çalışkan bir arı olmak ve bunları birleştirmek ile ancak baş-arı geleceğini bilmemiz için yaptıklarımızı ne zaman gözden geçireceğiz.
19.4.2010
0 yorum:
Yorum Gönder