Son zamanlarda hepimiz sıkıntı çekiyoruz aile ile birlikte dizi seyretmekte. Günlük yaşantımdan kesitleri paylaşmak tarzım değil ama son birkaç sene yaşadıklarımızı üst üste koyarsak artık gündelik olmaktan çıkan, yaşamımızın içine sızan hangi yaşamın kesitlerini yansıtmaya çalıştığını bilmediğim, bilinçsizce toplumun içine dinamit koyan bu prime time dizileri sıktı ve sıkıntı veriyor artık.
Eski Türk filmleri insanların ulaşamayacağı üst düzey yaşamı hayatımıza sokmuştu, biz hiç böyle yaşamayacak idik.
Ama çok sevdik bu filmleri. Seyrettik bu belki hiç yaşamayacağımız üst düzey filmleri, ama içindeki yaşananlar bizim insanımızın yaşadıkları idi.
Ayrılıklar, aşklar, yanlış anlaşılmalar, dayanılmaz fedakârlıklar, gizli/gizemli içte yaşanan platonik aşklar.
Yani yaşananlar bizden, hepimizin içinde yaşadıkları gündelik yaşamdı.
Sadece yaşanılan yer özlenen, ulaşılamazdı.
Bir dizi veya film niçin izlenir;
Kendi yaşamından bir parça bulursun,
Hedeflediğin bir yaşamı bulursun,
Senin gibi biri vardır,
Olmasını istediğin gibi biri vardır,
Sıcaktır,
Gizemi vardır,
Temposu varır ve sarar sizi,
Ama sizin gibidir!!
Olmasını istediğin bir dünyayı sunar bazen,
Bazen insanca bir caba vardır idealler peşinde,
Ulaşılmaz bir dünya bile olsa özleneni sunar size,
Hep birlikte daha iyi içindir,
Toplusal bir hedef içindir çekilenler,
Doğrusu evrensel ortak doğruları özendirmek içindir.
Ya değilse,
Tanrıya şükür dizilerle aram pek yok.
Bir dönem komedi dizileri yoğundu ben de şu içinde bulunduğum ortamdan kurtulmak adına izlerdim onları.
Şimdi;
Gayri meşru ilişkiler,
Çocukların hepsi bilinmez meçhul bir sevgiliden,
18 yaş altı kızların hamilelikler,
Bir süre sonra ortaya çıkan koca koca çocuklar,
Evrensel yasakların doya doya yaşandığı bir renkli dünya,
Ve özenilecek hale getirilmeye çalışılan bir dünya,
Ve yaşanılanlar normal hepimizin yaşamı gibi sanki.
Bir romantiklik yok,
Yerine vahşi bir cinsellik,
Korkarak bir öpüşme yok,
Yerine Şehvetli bir saldırı dudaklara,
Bir kafede korkarak dokunmak yok elbise kaplı bedene,
Yerine Bir otel odasında beraber olmak,
Sonra genç olmak,
Sonra sıradan olmak,
Sonra insan olmak;
E zor tabi bu kadar aşırılıktan sonra yaşamın normalliğine uyum sağlamak.
Zaten her dönemim gençliği sıkıntıdadır büyüklerinden,
Şimdi!
Evet, böyle diziler kuşatmış etrafımızı.
Hayır, kesinlikle sansüre gelmeyecek sözün sonu,
Bu korkmaktır ve sonrasında her sonuca razı olmaktır.
Bir silah yapar ve onu kullanmayı göze alırsan yarın onu kimin kullanacağına ve o silahın sana dönüp dönmeyeceğini bilemezsin.
Bu nedenle sansür değil talebim;
Ama toplumsal bilinç oluşmaması anlamsız diye düşünüyorum.
Geleneksel yaklaşıma göre de,
Aristokrat yaklaşıma göre de,
Zengine göre de,
Sosyaliste göre de,
Muhafazakâra göre de,
Evrensel doğrulara göre de,
Özgülükçü yaklaşıma göre de,
Muhafazakâr yaklaşıma göre de,
Kendisini ifade edemeyen, açıklama bulamayan bu yaşam tarzı nasıl ve kimler tarafından seyrediliyor,
Kabul görüyor ve reyting alıp devam ediyor bunu anlayamıyorum.
Toplum olarak yaşam tarzımıza uymayan bu yapıyı en azından izlemeyebiliriz!
Tepki koyabiliriz!
Yarın gelecek nesiller için normal olmayan bu yaşantıyı sevimli göstermek yerine normali özendirebiliriz.
Yaşamımızı normalleştirecek bir şeyler yapalım.6.5.2010
0 yorum:
Yorum Gönder